19 Mayıs 2011 Perşembe

Merhaba Egemen Bebek ! :)



    
           16 yıl sonra KÖKEN ailesine katılarak bizleri ne kadar mutlu ettiğini tahmin bile edemezsin Küçüğüm :)  Büyüdüğünde yaşadıklarımızı bir bir anlatacağım sana... Neler yaşadığımızı, seni nasıl beklediğimizi ve  ne kadar mucize olduğunu mesela :) O zaman kimi güler, kimi ağlarız artık...

       Egemen KÖKEN, Adın gibi egemen ol çocuk... Herşeye göğüs ger, hiçbir şeyin altında kalma. Haklıyı haksızı ayırt edebil ve güzel günler seninle olsun. Tek temennim bu... 

                  Geç geldin , güzel geldin ama İyiki de geldin !
                      Tekrar hoşgeldin Canım...♥ ;)

14 Mayıs 2011 Cumartesi

Canım benimmmm :)




İşte size  dilimden düşmeyen çok çok sevdiğim DORUK  ARDA :)


( I love You en güzel böyle söylenir :D )

6 Mayıs 2011 Cuma

Eşleştirme Kartları Örnekleri :)

     Bizim Bilgisayar II dersinde ödev olarak yaptığımız kartlara benziyor. Çocuk küçük ayrıntıların farkına varıp eşlerini buluyor, hayvanları öğreniyor.  :)

                         **  Kesip çocuklara uygulayabilirsiniz :)


http://www.onceokuloncesi.com/e-le-tirme-kartlar-ce-ce-t2123.html

3 Mayıs 2011 Salı

Kardeşim Cüneyt'in Objektifinden :)



Cüneyt'e Teşekkürlerimi Sunuyorum..... :)

Okul Öncesi Dönemde Öğrenme Ve Okumaya Hazırlıklı Olmak, Doç. Dr. Ayla OKTAY

     Günümüzde çocuk psikolojisi ve eğitimi konusunda çalışan araştırıcıların bir bölümü “zekâ ve öğrenme” konusu ile de yakından ilgilenmektedirler. Çocuğun zekâsı ile öğrenme yeteneğinin geliştirilebilmesi konusu, anne-babalar tarafından da uzmanlara en sık sorulan sorular arasındadır.

      Çocuktaki zekâ potansiyeli nasıl geliştirilir ve çocuğun özellikte «programlı öğretim” dediğimiz ilkokul öğretimine hazır olabilmesi için ne gibi önlemlerin alınması uygun olur? 
         Bu soruya en çok verilen yanıt: “çevrenin zenginleştirilmesi”dir. (Freeberg ve Payne, 1867). “Ama yalnız çevresel olanakların düzenlenmesiyle çocukta gelişme sağlanabilir mi?” sorusu da daima akla gelen bir karşıt soru olmaktadır.


      İnsan, davranışlarının büyük bir kısmını “öğrenme” ile kazanan bir canlı olmakla birlikte; tüm canlıların davranışlarının gelişmesinde  büyük rol oynayan “olgunlaşma” insan için de son derece önemlidir. İnsan için de, belirli bir beceriyi kazanabilmek, belirli bir faaliyeti başarabilmek için gerekli gelişme düzeyine ulaşmış olmanın rolü tartışılamaz.

      Çocuk nasıl kaslarının gelişmesi tamamlanmadığı sürece yürüyemezse veya belirli bir gelişme aşamasına gelmeden diş çıkaramıyorsa, aynı şekilde, her öğrenme faaliyeti için de, o faaliyetin gerektirdiği olgunluk düzeyine ulaşmış olmak zorundadır.

    
     İnsan yavrusu için öğrenme faaliyeti çok erkenden daha doğumla başlar. Çocuk önceleri -beslenme, temizlik gibi- çeşitli yaşamsal işlevlerinin yerine getirilmesi ile ilgili konuları öğrenirken, giderek öğrenmesinin alanı genişler. İlk alışkanlıkları, insanlar arası ilişkileri, yapması ve yapamaması gereken şeyleri hep öğrenme yoluyla ödenir. Bu dönemde çocuğun tüm öğrenmesi ev çevresindeki insan ve eşyalarla karşılıklı etkileşimi yoluyla gelişir. Yaşamın ilk yıllarında çocuklardaki öğrenme hızı, diğer dönemlere göre çak daha fazladır. Bu konuda yapılan çeşitli araştırmalarda bu görüşü doğrular nitelikte sonuçlar alınmıştır. Konuyu araştıranlardan biri olan Bloom'un 1964 araştırmasına göre, çocuk, 17 yaşında ölçülen zekâsının %50'sine 4 yaşında ulaşabilmektedir. O halde, ilk yıllardaki çevre koşulları çocuğun bu hızlı gelişmesini kolaylaştırabilir veya engelleyici nitelikte olabilir.

   Öğrenme, ancak çocuk buna gerek ve istek duyduğu zaman, kalıcı bir şekilde gerçekleşebilir. Çocuğa ve yetişkine öğrenmek istemediği ve öğrenmek için hazır olmadığı bir konuyu öğretmek hemen hemen olanaksızdır.

   Normal bir çocukta öğrenme ilgisi erkenden başlar. Bu ilgi yaşam ortamının da uygun olduğu hallerde 4-5 yaşlarına doğru giderek artar. Bu dönemde çocuklar çeşitli konuları öğrenmek için büyük ilgi duyarlar. Artık yürümesini, konuşmasını, ev çevresini iyice öğrenen çocuk; radyodan sesin nasıl geldiğini, televizyonda resimlerin, aracın içine nasıl girdiğini veya rüzgâr veya yağmurun nasıl oluştuğunu, ya da otomobilin nasıl hareket ettiğini merak eder, sorar. Öğrenmek ister. Çocuklardaki bu istek makul ve doğru yanıtlarla karşılanıp tatmin olduğu zaman, bu küçük birey, yeni bir öğrenme basamağına geçmeye hazırdır. Aksi halde kafası çözümleyemediği birtakım sorularla karmakarışık bir duruma gelebilir.

  
    Genellikle, okulöncesi yıllar, çocukların oyun oynamaktan büyük zevk duydukları bir dönemdir. Tüm çocuklar, günün büyük bir kısmını yalnız veya başka çocuklarla birlikte oynayarak geçirirler. Bu dönemde “oyun”, çocuğun en doğal öğrenme aracıdır.

   Bazı çocuklar, oyun faaliyetleri içine yenilerini eklemeye çok isteklidirler. Bu yeni oyun faaliyeti çağdaş aile ve belirli bir kültür ortamında; çoğunlukla okuma-yazmaya yönelik türdendir. Çocuğun okulu; okumaya, yazmaya ilgi duyması, içinde yaşadığı aile ortamının önemli ölçüde etkisi altındadır. Evde hiç kitabı olmayan ,anne veya babasının herhangi bir şey okuduğunu görme olanağını bulamayan bir çocuğun ilgi duyduğu konular arasında, okumanın bulunması pek olağan değildir. Bu tip Çocuklar, ancak okula başladıkları zaman bu yeni faaliyet türü ile karşılaşırlar ve kendileri için bu çok yeni faaliyete uymakta da güçlük çekerler.
 
   İlkokula başlamak çocuğun yaşamında son derece önemli bir olaydır ve çocuğun okula başlamadan çok daha önce bu konu ile ilgili olarak uyarılması ve aydınlatılması gerekir. Okulöncesi dönemdeki tüm öğrenme faaliyetlerinde olduğu gibi bundan da, büyük ölçüde anne-baba ve ev çevresi sorumludur. Çocuk, okulun ne olduğunu, orada kendisinden neler beklenildiğini, ne gibi olayların yaşanabileceği konusunda önceden bilgi sahibi olmalıdır.






KAYNAKÇA

"Okul öncesi dönemde öğrenme ve okumaya hazırlıklı olmak", Eğitim ve Bilim Dergisi, 7, 39 (1982), 11-18. 

Son Çıkan Kitaplar

  •    Okul Öncesi Eğitimde Güncel Konular, 2005, MORPA Yayınları, PROF.DR.AYLA OKTAY,  DR. ÖZGÜL POLAT UNUTKAN  


  •     Erken Çocuklukta Gelişim ve Eğitimde Yeni Yaklaşımlar , 2003,MORPA KÜLTÜR YAYINLARI,  İSTANBUL, Editör: DOÇ. DR. MÜZEYYEN SEVİNÇ


  •    Okul Öncesi Eğitim Programı Uygulama Rehberi, 2003, YA-PA YAYINLARI, İSTANBUL, PROF. DR. AYLA OKTAY, PROF DR. TANJU GÜRKAN, YARD. DOÇ. DR. RENGİN ZEMBAT, DR. ÖZGÜL POLAT UNUTKAN